17 Ocak 2013 Perşembe

Favorilerim - 7 : Flight (2012)


Nihayet Robert Zemeckis demek istiyorum öncelikle. Kendini bir süredir animasyon teknolojilerini geliştirmeye ve o tarz filmler çekmeye adayan güzide yönetmenimiz, 2000 yılından beri ilk defa normal bir filmle karşımızda. Sonuçta birçok insanın hayatında önemli yer kaplayan filmlere ( Back to the Future serisi, Forrest Gump, Contact,... ) imza atan bir yönetmenden bahsediyoruz, ki bu arada favorim Contact diyebilirim. Back to the Future niye değil diyenler olursa, onu film olarak değerlendirmediğimi ve çocukluğumun önemli bir parçası olarak gördüğümü belirteyim... :)
Filmimiz çok gerçekçi ve etkileyici çekilmiş bir uçuş sahnesiyle başlıyor. Efektlerin çok temiz olduğu ve sırıtmadığı bu nispeten uzun sahne boyunca heyecanlanmamak ve hayran kalmamak mümkün değil. Film bu sahneden sonra meydana gelen olayin analizi şeklinde ilerliyor Ki bence iyi de yapıyor ve elimize psikolojik derinliği olan, karakter odaklı ilerleyen, içinden güzel dersler çıkarılabilecek nitelikli bir film geçiyor.
`Kahraman` pilot rolünde Denzel Washington adeta döktürüyor. Neredeyse bütün sahnelerde görünmesine rağmen hiçbir anda karakterdeki inandırıcılığını kaybetmiyor. Senenin en iyi 2-3 performansından biri diyebileceğimiz bu rolle Oscar`a da göz kırpıyor, ama en büyük şanssızlığı, Daniel Day Lewis`in bir filmde oynamaya ikna edildiği yıllardan birine denk gelmiş olması. :) Diğer etkileyici performanslara değinmek gerekirse, Kelly Reilly bagımlı kadın rolünde çok başarılı ve akılda kalıcı. Yan rollerin krallarından ( Steve Buscemi ile birlikte ) John Goodman da filme hem müthis bir karakter kazandırıyor, hem de filmin içine mizah öğesinin katılmasinı sağlayarak farklı bir ton kazandırmış oluyor.
Senaryosu genel anlamda sorunsuz olan filmin kurgusu da çok başarılı ve filmin akıcı bir şekilde izlenebilmesini sağlıyor. Açıkçası kendi adıma filmin finalini de beğendiğimi söyleyebilirim rahatlıkla.
Sonuç olarak Robert Zemeckis`in dönüşü muhteşem olmuş ve umarım animasyon sevdasından vazgeçmistir... :)

1 yorum:

secil dedi ki...

Öncelikle bu filmi yorumladığın için teşekkür ederim:) filme giderken oluşan beklentini karşıladı mı merak ediyorum... fragmanını izlemeden ve hakkında hiç bir yazı okumadan gittim. Açıkcası benim filmden beklentim, uçuşda meydana gelen kazanın daha yoğun bir şekilde seyirciye aktarılmasıydı. Beklentimi karşılamadı ama bu durum benim o salondan daha memnun ayrılmamı sağladı, çünkü titanic'in uçak kazası uyarlaması değil özgün psikolojik öğeleri içeren bu dram filmi beni beklenti açısından ters köşe yaparak mutlu etti. Filmin genelinde bağımlılık, alkolizm hakkında verilen mesajları bir kenara bırkıyorum beni en çok etkileyen sahne yangın merdiveni boşluğunda geçen üçlü konuşmada kanser hastası olan (ismini bulamadım bulup söylersen sevinirim: )karakterin, Nicole (bağımlı kızımız kelly reilly)için umut taşıyan sözleri ve kendi rahatsızlığı için vazgeçmişlik ile yaptığı espirili göndermelerdi.

Güzel bir filmdi mesleki açıdan farkındalıkla izleyince de daha fazla şey ifade ettiği fikrindeyim:)